Nikola Tesla Hakkında Muhtemelen Bilmediğiniz İlginç Gerçekler

kartal escort
maltepe escort
kurtköy escort
pendik escort
göztepe escort
bağdat caddesi escort
ataşehir escort
acıbadem escort
içerenköy escort
kozyatağı escort
küçükyalı escort
kadıköy escort bayan
ümraniye escort bayan
bostancı escort bayan
ataşehir escort bayan
anadolu yakası escort bayan
kadıköy escort
ataşehir escort
bostancı escort
ümraniye escort
anadolu yakası escort
bostancı escort
bostancı escort
serifalı escort
serifalı escort
serifalı escort
ataşehir escort
kadıköy escort
bostancı escort
ümraniye escort
kartal escort
maltepe escort
pendik escort
kurtköy escort
anadolu yakası escort

Doğumunun 159. yılında, dünyanın belki de gelmiş geçmiş en büyük mucidi hakkında ilginç bilgiler:

Bu büyük bilim adamı ve mucit, 1856 yılının 9 Temmuz’unu 10 Temmuz’una bağlayan gece yarısında şiddetli bir yıldırım fırtınası sırasında doğmuştur. Anlatılanlara göre, doğumu yapan ebe, doğumun ortasında yumruklarını sıkarak düşmekte olan yıldırımların kötülüğün işareti olduğunu, doğacak çocuğun da “karanlığın çocuğu” olacağını söylemiş. Bunun üzerine annesi ise, “Hayır, o ışığın çocuğu olacak” demiş.

“Wizard: Life and Times of Nicola Tesla” kitabının yazarı Marc Seifer, bir çok kişinin, Tesla’nın ne kadar mükemmel bir espri anlayışına sahip olduğunu bilmediğini anlatmaktadır.

Bir çok doküman, metin ve belgeselde, Edison ile düşman oldukları anlatılmasına rağmen, “Tesla: Inventor of the Electrical Age” kitabının yazarı W.Bernard Carlson bu ilişkinin yanlış anlatıldığından bahsetmektedir. Tesla, kariyerinin henüz başında, Doğru Akım jeneratörü tasarlayan Edison için çalışmış ancak hemen herkesin bildiği gibi, kendi Alternatif Akım indüksiyon motoru projesini sürdürmek için Edison’dan ayrılmıştır. Doğal olarak, daha sonra “Akım Savaşları” olarak adlandırılan ikilemde, Edison, Doğru Akım, Tesla ise Alternatif Akım kanatlarını temsil etmişlerdir.

Fakat, Carlson kitabında bu ikiliyi kendi dönemlerinin Steve Jobs ve Bill Gates’i olarak anlatmaktadır: Müthiş bir pazarlamacı ve işadamı ile vizyoner bir “teknoloji çocuğu”.

Edison bir seferinde Tesla’nın konuşmacı olduğu bir konferansa katılmış, güçlükle işitmesine rağmen farkedilmemek için salonun en arkasında izleyicinin arasına gizlenerek konuşmayı dinlerken, Tesla o kalabalığın arasında kendisini farketmiş ve izleyicilerin büyük bir tezahürat yaparak kendisini selamlamalarını sağlamıştır.

Seifer, ikilinin arasında bir sevgi/nefret ilişkisi olduğunu anlatmaktadır. Edison başlangıçta Tesla’yı kovmuş olsa da eninde sonunda ona saygı duymaktan kendisini alamamıştır.

Seifer şöyle anlatıyor: “Tesla’nın laboratuvarında yangın çıktığında Edison ona kendisininkini açmıştır. Bu da aralarındaki karşılıklı saygıyı ispatlamaktadır.”

 

 

Carlson “Tesla çok parlak bir zekaya sahip olsa da fikirlerini pratiğe dökmekte çok da başarılı değildi” diye anlatıyor.

Kıtalararası radyo frekans transferi yarışı sırasında sponsoru ve iş ortağı J.P Morgan’a, hisse senedi fiyatlamalarının ve telgraf mesajlarının yeni bir yöntem kullanılarak bir yerden bir yere aktarılmasını sağlayacak yeni bir anlık iletişim yöntemi fikrini ve bunun avuca bile sığabilecek bir cihazla yapılabileceğini anlatmıştı. Bu da o günden kablosuz internet ve akıllı telefon fikrini tasarladığını göstermektedir.

Carlson, bu fikri, “Tesla, bilginin her bir kişiye dağıtılabilmesini sağlayacak bilgi devrimi hakkında kafa yoran ilk kişidir” şeklinde anlatıyor.

Kulaktan kulağa anlatılarak yayılan aykırı bir hikayeye göre Tesla, Manhattan’daki laboratuvarında bir Deprem makinası yapmış ve bununla ilgili deneyleri sırasında az kalsın çevredeki bütün binalarla birlikte kendi bulunduğu binayı da yıkacakmış.

Carlson’un anlattığına göre aslında Tesla’nın makinası tabii ki bir deprem makinası değil, sadece yüksek frekans üretecidir. Pistonlar üzerine kurulmuş bir platforma yerleştirilen bu üreteç sarsıntıyla hareket etmektedir.

Sindirim sistemi problemleri olduğu bilinen Mark Twain’i ortak üyesi oldukları bir kulüpten tanıyan Tesla, kendisini laboratuvarına davet eder ve üretecinin bulunduğu platformun üzerine çıkmasını ister. Carlson, Üreteç çalıştırıldığına üzerinde sadece 90 saniye durabilen Twain’in sonunda binayı koşarak terk ettiğini anlatıyor.

 

Seifer’e göre, Tesla ve ünlü Çevre Korumacı John Muir çok yakın arkadaştılar. Muir, Tesla’nın “doğanın dişlileri ile çalışıyor” diye adlandırdığı ve şelalelerden akan su ile çalışarak temiz enerji üreten Hidroelektrik Güç Sistemini çok beğenmektedir.

Seifer aynı zamanda çağının en ünlü kişileri arasında sayılan finansçılar Henry Clay Frick ve Thomas Fortune Ryan’ın, Tesla’nın yakın arkadaşları olduğunu anlatıyor.

Tesla, inci görmekten nefret eder, inci takılar takan kadınlarla konuşmayı reddederdi. Sekreteri ne zaman inci taksa, onu eve gönderir ve o gün tekrar gelmemesini isterdi. Teslanın incilere olan bu nefretinin sebebini kimse bilmese de Carlson, onun, çok özel bir stil ve estetik anlayışına sahip olduğunu ve bir kişinin başarılı olmak için başarılı görünmesi gerektiğine inandığını anlatır.

Tesla her akşam yemeğinde tertemiz beyaz eldivenler takar, şık ve temiz olmakla gurur duyardı. Ayrıca fotoğraflarında sürekli temiz ve şık görünmeye gayret ederdi.

Tesla, fotoğrafik bir hafızaya sahipti. Kitapları, görüntüleri ve tüm buluşlarının  görünümlerini hafızasında tutmakla bilinirdi. Ayrıca çok güçlü bir yaratıcılığa sahipti ve zihninde görüntüleri üç boyutlu olarak canlandırabiliyordu. Bu özelliğini çocukluğunda çok etkilendiği gece kabuslarını kontrol etmekte kullanmıştı. Carlson bu özelliğinin onu biraz daha mistik ve egzantrik bir karakter olmasını sağladığını anlatıyor.

Ayrıca haddinden fazla bir hijyen saplantısına sahip olduğu ve gençliğinde kolera sebebiyle ölümden döndüğü bilinmektedir.